Resim : Susie Pryor
Benim hiç olmadı hayatta ablam,
Hindi yaptım dün ilk kez, ablam olmadı...
Islandım baştanbaşa -kapama o radyoyu-
Tir tir titreyişiyle tüm bedenimin,
Hep soba başındayım, kızarmış burun...
‘Ablam’ diyorum benim, ‘hiç mi hiç olmadı’...
Kucağında taşıyacak biri varsa küçükken,
Her kimse o, unutsam da, ablam değildi...
Hatırlasam yine bir... Ablam olmadı benim...
Masalcı bir ninem vaaar idi belki,
Solmadayken başşehirin yorgun, bitkin trafosu,
Herkesin ablası vardı; yoktu benimse...
Olsundu ya, mühim değil gerisi...
İster aramızda altı yıl olsun,
İster ise altmış güncük olsundu...
Bana seksek öğretecek, tavlayı bana...
Evet, hep beni bakkala gönderecek;
Ama saymayı öğretecek, tüymeyi bana...
Benim ablam olmadı, ablam olmadı...
Camların buğusuna, tüm o yağmurlu günlerde,
Yalnız kendi ismimdi yazdığım, üşüyerek...
Birgün evlenecekti, baştan belliydi,
Bana rehber olacak, yuvadan uçana dek;
Uçsundu; olsundu yeter ki... Ama olmadı...
Ben ablayım evet ama, kime ablayım?..
Ben kardeşim, doğrudur da, kimin kardeşi?..
Hepsi yalan, tüm o haylaz, hayta çocukluğumu,
Yalnız kendimle geçirdim, kendimde geçirdim...
Benim sanki daha önce babam da olmamıştı...
Ulaş Başar Gezgin / 14.12.2001
Yüreğine sağlık...
YanıtlaSilBenimde ablam yok ve hep bir ablam olmasını hayal ederim küçüklüğümden beri...
Olsaydı neler yapardık...Kızdırdığımda özür dileseydim...
Bir şey olduğunda...''arkamda benim ablam var'' diyebilmek isterdim...
En çokta küçükken kıskandığım, ablasının kıyafetlerini giyen arkadaşlarımdı...
Ulaş Başar Gezgin güzel yazmış gerçekten... Ben ablası olan şanslılardanım :)
YanıtlaSilKutlarım :) güzel paylaşımın içinde teşekkrler :)
Sil