26 Ağustos 2012

FIRTINA / Hilmi YAVUZ

kaynak
akşam ıssız bir ağaç biçiminde
sırrı dökülmüş aynalarda görünür
(bakmak, uzaklara dokunmaktır
sen benim en alımlı gözlerimsin)
bakışını duyar gibi güllerden
tıpkı enli ve kalın hüzünlerden
bana bir gülümseme biçer gibisin

benim özel bir tarihim olmadı
başlamak için en ilkel gereçlerle
ilk kumaşı biçenlerin tüylü sıkıntısına
duyulurdu bungun ve boğunuk
sağrıları tere batmış at biçimlerinin
sazlıklarda doludizgin koşturulduğu
(sen benim fırtına gecelerimsin)

fırtına başlatılır ilk tecimevlerinde
ölü testiler toprak günlerden
ayı postlarından kürkleri iznikli çömlekçilerin
gemi direkleri gibi sağlam yalnızlıkları
cam dışlarında büyürdü fesleğenler

gümüş koşumlar yaptılar
usta işi bakışlara vurmak için
sürerdik acı mısır ekmeğini harlı fırınlara
otlarda sürülerimiz yıldızlı göl gecelerinde

fırtına çıktı içeri aldık fesleğenleri

Hilmi YAVUZ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder